Ben miyim?

Yağmurların yağdığı bir gece, şimşeklerin ise çaktığı. Sakin sokağın, yükselen çığlıkları. Rüyaların ızdırabı. Düşünüyorum yine. Penceremden içeri süzülen serin rüzgar. Bir çok şey hissediyorum ama bunların içinde üşümek yok. Eskiyi hatırlıyorum, çok eskiyi. O zamanlar ben, hissetmediğimi sanardım, düşünmediğimi sanardım. Sonra büyüdüm ve kaçamazsın dedim. İnsan kendinden ne kadar kaçabilir ki. Şu an sadece ben varım. Beni anlayan bir tek ben varım. Nefes aldıkça varlığımı sürdüreceğim. Nedenini de öğrendim artık. Dünü düşünürken yarını umursamıyorum. Aslında ben biraz da umuduyla yaşayan ama tükenmek üzere olan biriyim. Kendi kendini ağlatan, güldüren, yaşatan ve kendi kendine dost olmuş biriyim. Yavaş yavaş vazgeçtiğimi hissediyorum fakat biliyorum ki dostumdan kaçamam ve ben aynı anda sırtımdan bıçaklayan hain düşmanım. Ben güzel bir ruh, ben kabuslarımın başrolüyüm. Belki de ben bugünü yaşamaya çalışan ama geçmişine takılıp, özlem duyan bir zavallıyım. Ben hayallerimin peşinde koşan o kıvırcık saçlı masum çocuğum. Belki de ben vazgeçmek üzere olan bir insanım. Ben neyim bilmiyorum ama telaşımın farkındayım. Karmakarışıklığımın ve umudumun da. Ben kendi yağmurunu kendi yağdıran ve tek başına ıslanıp, eğlenen bir kızım. Yardımlarım, yokluğum, belki de son nefesim. Tümüyle varım. Veda etmem gerektiğini hissedene kadar varım işte… Peki, Neden boğuluyorum bu derinlikte? Yardım beklememeyi öğrendim. insanın yardımı sessizliğinde gizleniyor, diğer yarım ise yine benim. Özgürlüğü mahzeninde hisseden yorgun, telaşlı küçük kızım..

Ben miyim?” üzerine 5 yorum

Yorum bırakın